• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tabusalcom?ref=hl
  • https://twitter.com/tabusal
Tuanna Güzel
itibar veren/ itibar bozan
30/03/2024
Birgün bir toplantıda üniversiten eğitimci bir kadın, konuşma arası şunu dedi : " Birbirimizi taktir edelim " demişti. 
O zamanlar beni düşündürtmüştü .
Ve gerek anılardan gerekse iyi -kötü yaşananlardan, bu sözü hatırlıyorum. 
Ben de ilaveten : Birbirimizi onore edelim, itibar verelim " derim.
Hatta iki tür insan vardır : 
Biri itibarlaştıran, biri itibarsızlaştıran.
Bunlardan hangisiyim bilmiyorum fakat itibarsızlaştırmadığım kesin. 
Çünkü belli mazeretler adı altında, insanı düşürücü konuşmalar / kritik / analizini yapmıyorum. Gördüğümde ise doğru bulmuyorum. 
Bunu da en çok kimler mi yapıyor ? 
Dahası şunu demek doğru olur, ki sıradan insanı sıradan bulduğum için umurumda değildi ( değildi altını çizmek isterim ) ; 
- Bilmişler (egonun ağırlığı, akıllarını kör etmiş).
- Bir doktrine inanıp, kendini o uğurda paralayanlar.
- Entelektüeller ( güya ).
- Devrimciler (zira bedel vermişler, dili bir papuç olanlardır ve kişiliklerinde yoksunluk var diye görüyorum. Ve genelleme yapmıyorum ) 
- vs ... 
Bildiklerimizi giymediğimizde ve sadece egoya dönüştüğünde, iyi bir sonuca varamıyoruz. 

İlk karşılaştığımda şok olmuştum. Maalesef bu şoklarım hala devam ediyor. 
İlk kez Marksist diye kendini tanımlayan birkaç arkadaşın, kapital kitabının kritiğini yaptıkları toplantıda bulunuyordum. Şimdi isimlerini bile bilmiyorum. Özgürlük kavramı ve cinsel özgürlük tekrarladıkları konulardı. Sonra kendileriyle çeliştiklerini görmüştüm. Yatağa götürmek için özgürlük konularını işleyen bu tipsizler, onlara uyan kadınların arkasında 'o... ' dendiğine şaşırmıştım. Hatta aydın geçinen yaşlıca birine dedim ki ; " Neden o..ları ben görmüyorum. Siz o....görüyorsunuz . Sanırım o.…lar sizlersiniz " demiştim. Notlarını vermiş uzaklaşmıştım. Niteliksiz, kişiliksiz bulmuştum. 
Hımmm ... Demek ki bunların devrimi kadının koynunda, içki masalarında olurmuş diye espiri ile karışık yorumlamıştı başka bir kadın.
Bir haksızlık veya hoşnutsuzluk varsa, şahsıma yapılması gerekmiyor. Başkasına yapılan haksızlıklara sessiz kalmamak önemlidir. İster aynı düşünceyi paylaşalım ister paylaşmayalım.

İkinci örnek ise yine bu bilmişlerden şahit oldum. Ana kraliçe gibi kendini gören arkadaşın, bulunduğum ortamda seviliyor değer veriliyor olmamı kıskanmış, bilinçli yaptığı patavatsızlık beni şok etmişti. Bu türler için İtibar bozanlar derim. İhtiras, kıskançlık onlara yanlış yaptırıyor.
Sonra ne mi oldu ? 
- Yalan mı dersiniz 
- Zarar veren kıskançlık mı dersiniz
- Dedikodu mu dersiniz 
- Kimse kimseyi beğenmeme mı dersiniz 
- Yüzüne karşı gayet sorunsuz oynayacak kadar iyi oynar fakat arkadan harika konuşacak kadar kişilik bozukluğunu gösteren mi dersiniz.
Bu kişilikler itibar bozuculardırlar. 
Suçlarlar ama kendileriyle yüzleşmezler. Herkes sorunlu ve suçlu. Kendileri harika, olağanüstüdürler kendilerince.
..
Bi ara, neden böyleler diye kafa yormuştum. Sadece politik açıdan kendilerini besledikleri için bunlar böyle diye bir sonuç çıkarmıştım. Her halde şiir edebiyat, estetik yoktur diye sandım. Ama şiir edebiyat ile ilgilenen de böyle hastalıkları gösterebiliyor gördüm. 
Fakat her şeyin ve her düşün, ideolojinin, görüşün çürüğü de var sağlam olanı da var. Eminim hasta olan kendini sağlam grubundan görüyordur. Sanırım bizim böylesi özel bir durumumuz var. Trajikomik  :))
..
Bu konuyu neden mi işliyorum.
Arkadaşımın ailesinin, kadir kıymet vermelerinden şu sonucu çıkardım. Arkadaşım beni yücelttiği için, arkada olumsuz konuşmadığı için haliyle ailesi bu yüce değeri veriyor sonucunu çıkardım. Fakat arkada düşürücü, itibarsızlaştırıcı yorumlar ve anlatılar yapsaydı, ailesi bu değeri vermezdi. 
İtibar veren var, itibarsızlaştıran var. 
Beni onore etmiş, taktir etmiş, yüceltmiş. 
Zira yüce değilim elbette, kusursuz hiç değilim. Bazen birbirimizi incitiriz, kırılır/ kırarız tartışırız ama uzlaşır sorun yapmadan konuşuruz. Biz sağlıklı olanlar bunu ancak başarabiliriz. Arkadaşlık ve dostluk budur. Tersi durum ancak yapay olur. Yarı yolda kalmak olur. 
İster istemez hayatımızdaki modelleri kıyaslıyoruz. 
İtibar veren var, itibarsızlaştıran var.
Dostluk ve bütün ilişki türü budur. 
Ne itibarsızlaştırmak , ne kişiliği sorunlu, itibar bozucu ile rastlaşmak isterim.
Ama illa oluyor da ..

Güven başkadır.


121 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Sophia’nın Mektubu 2 - 29/11/2024
Duygudan duyguya, düşünceden düşünceye sürükleniyorum. Yaptıklarımın ve yapacaklarımın ağırlığından kamburum çıktı.
Okul Yolu Düz Gider - 13/10/2024
...
güvenli bir yazgı yazmak isterim - 09/09/2024
su yaşatsın seni öldürmesin çocuk
Sanat Edebiyat Yerine Ev sahipleri / Kiracılar - 12/08/2024
Kültürel konular ve sanat, felsefe, edebiyat yazmak istiyorum. İstediğim filmler, okuduğum kitap ve büyülendiğim ve esinlendiğim pasajlar yazmak istiyorum.
Bir Mültecinin Canhıraşı Gibi - 25/07/2024
Boşluklar var diyor şair Her eksiklik birer boşluktur
Güven Duvarı - 04/07/2024
Doğru ya, kaçımız kaçına itirazsız yaslanabiliriz. Kaçı, kaç kişi bizi güven duvarı görebilir ve yaslanabilir. Yaslarken düşmemek, boşluk hissetmemek önemlidir. Bazı dostlarıma karşı bu boşluğu duyuyordum, ki çok sevip en en dediklerimden.
Okurken ve Yazarken İşleniyor muyuz? - 10/05/2024
İnsan deneyimlerinden evrilir. Deneyimlerinden dersler çıkarır, kendini işler tıpkı demirin işlenmesi gibi.
Hazin Gitmelerin Arkasında bir Ağıt Var - 29/04/2024
Bilemedim ama haksızlığa uğramışın canı can değildir kaç karış kırmızıya çalan bu topraklarda.
Okuduğum Kitabın Kazanımları - 22/04/2024
Okuduklarımız bizi şekillendirir.
 Devamı